Adana’da FETÖ’ye yönelik soruşturma kapsamında haklarında “Silahlı terör örgütüne üye olmak ve terör örgütüne finansman temin etmek” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar değişen hapis cezası istemiyle dava açılan aralarında meslekten ihraç edilmiş öğretmen ve polis memurlarının da bulunduğu 17’si tutuklu 63 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Sanık sayısının fazlalığı nedeniyle Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesinin 375 kişilik salonunda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile sanık avukatları katıldı.
Mahkemede tanık olarak Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi üzerinden dinlenen Mahmut Aladağ da yaklaşık 9 yıldır Kozan’da polis olarak görev yaptığını ve terör örgütünün Kozan yapılanmasına dair Zekeriya Çam, Ercan Kurtgöz ve Yunus Demir’i tanıdığını belirtti.
Kurtgöz’ün öğretmen olarak aynı zamanda “sohbet hocası” olduğunu ileri süren Aladağ savunmasını şöyle sürdürdü:
“Sohbetler genelde değişik adreslere ait evlerde gerçekleşiyordu. Kimi zaman benim evimde kimi zaman arkadaşlarımın evlerinde oluyordu. Bu sohbetler 2012 yılına kadar devam etti. Bu sohbetlerde dini konular konuşuluyordu. Bir veya iki kez Fetullah Gülen’in CD ve kasetlerini izledik. Bu sohbetlerde kurban bağışı ve para talebi konusu gündeme gelmedi.”
SEGBİS üzerinden dinlenen diğer tanık Ali Kılıçeken ise 2005 ve 2016 yıllarında Kozan’da başpolis olarak görev yaptığını ve sonra Kars’a gönüllü olarak tayin istediğini ifade etti.
Kılıçeken; “Katıldığımız sohbetlerde Fetullah Gülen’in CD’leri izlenirdi. Murat Saydam’ın evinde sanıyorum 3 kez sohbet düzenlendi. Bu terör örgütü Şanlıurfa’ya gezi düzenlemişti. Bu gezi programına Murat Saydam ile katıldık. Hatta Şanlıurfa’da Mirkelam Kolejinin konferans salonunda toplantı yapıldı. Ben 2012 yılının sonlarına doğru bu yapıdan ayrıldım.”
Tutuksuz yargılanan sanıklardan Muharrem Gülistan, açığa alındıktan sonra bu durumun kendisini psikolojik olarak çok etkilediğini söyledi.
Terör örgütü üyesi olmadığını iddia eden Gülistan, “Örgüte maddi ve manevi bir desteğim söz konusu değildir. Sohbet ve toplantılara katılmadım. Himmet adı altında bu yapıya maddi destek sunmadım. Terör örgütü ile bağlantısı bulunan dernek ve sendikalara meslek hayatım boyunca üye olmadım. Beraatimi talep ediyorum.” ifadesini kullandı.
Tutuklu bulunduğu İskenderun Cezaevinden SEGBİS üzerinden savunmasını yapan Mehmet Arslan ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek FETÖ üyesi olmadığını ve terör örgütünün şifreli mesajlaşma sistemi olan ByLock programını yüklemediğini ve kullanmadığını dile getirdi.
Mahkeme heyeti Arslan’ın ByLock kullanmadığının tespiti üzerine tahliyesine ve diğer tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi.
21 Nisan 2017 19:01